Bilişimde
Cepheler
Bilişim teknolojileri sektörü son
zamanlarda dünya çapında, müthiş bir dinamizme ulaştı. Ülkemizde de, (istenen
ölçüde olmasa da) gelişmesini sürdüren sektörümüz, ekonomideki olumsuz
çalkantılara rağmen hızla büyümeye devam ediyor. Herkes bu alanda iş yapmanın,
kurallarına göre oynandığı taktirde parlak bir gelecek vaad ettiğinde hemfikir.
Dünyanın en etkili borsalarında, belli başlı yazılım ve donanım şirketlerinin hisseleri, en değerli hisseler arasında yer alıyor. Başta Microsoft olmak üzere, Intel, Dell, Oracle ve Sun gibi şirketlerin hisse senetleri en fazla rağbet gören, en çok kazandıran hisseler arasında. Tüm farklılıklarına, kendine has dinamik faktörlerine rağmen, bilgisayar dünyası da iş dünyasının temel özelliklerine uyum gösteriyor. Yoğun rekabet ortamının getirdiği çekişmeler ve gerginlikler bilgisayar dünyasında da hissedilir. “Bilişim mahfillerinde” yoğun bir şekilde cepheleşmelerden bahsedildiğini sektörü yakından izleyenler bilir. ‹tilaf ve ittifak gibi kavramları sadece lisedeki tarih derslerinden hatırlayanlar ise bunlara pek bir mana veremez. Microsoft, Intel, Cisco gibi şirketlerin Wintel ittifakını, Oracle, Sun Microsystems çevresindeki firmaların ise NC ittifakını oluşturduğu düşünülür. Bilişim sektöründeki bu dev yazılım ve donanım üreticilerini bir araya getiren faktör, firmaların karşılıklı menfaatleridir. Geliştirilen yeni fikirler, yeni teknoloji uygulamaları, sektördeki herkesi yakından etkiler. Daha iyi hizmet sunmak için, daha çok para kazanmak için herkesin daha iyi fikirlere ihtiyacı var. Wintel’in Net PC’sini ortaya çıkaran faktör, “karşı cephenin” NC vizyonunun gördüğü büyük ilgiden başka neydi? “‹şi bilen” şirketler başını kuma gömenler değil, ortaya çıkan trendleri iyi takip edebilen şirketlerdir. Zamanla teknolojideki dolayısıyla sektördeki trendler değişir. Bu değişim, şirketlerin stratejilerinde de değişikliklere yol açar. Yeni fikirlerin, yeni teknolojilerin ortaya çıkardığı yeni açılımlar neticesinde hesaplar yeniden yapılır. Yeni ittifaklar kurulur, herkes de kendini bu yeni şartlara uydurur. Bilgisayar dünyasındaki bu cepheleri, ittifakları ve çekişmeleri dikkatle izlemekte fayda var. Bu yoğun rekabet savaşındaki cepheler, teknolojinin yakın gelecekte izleyeceği rotayı daha iyi anlamanızı sağlayacaktır. Ancak, bilgisayar dünyasını izlerken bu cephelerin fazla abartılmaması gerekir. Microsoft ile Apple arasındaki fanatizme varan çekişmeleri hatırlayın. Bu çekişmelerin birdenbire ortaklığa varan bir yakınlaşmayla sona ereceğini, o bazılarını “şok” eden anlaşmadan kısa süre öncesine kadar kim tahmin edebilirdi? Intel ve Digital’ın birbirlerini çok ağır ithamlarla mahkemeye vermelerine yol açan çekişmeyi hatırlayın. Bu çekişme birden bire, her iki tarafı da memnun eden uzun vadeli bir anlaşmayla neticelenmişti. Son zamanlarda Intel’in, geleceğin Web yayıncılık teknolojisi için, Oracle’ın bir yan şirketi olan NCI ile yakın bir işbirliği içinde olduğu haberleri geliyor. Yine Wintel’in Intel’i ile Sun Microsystems, Solaris üzerinde stratejik öneme haiz bir anlaşma yapıyorlar. Tüm bunlara Compaq’ın, bilişim sektörünün kırk yıllık dev firması Digital’ı satın alıvermesini de ekleyin. Ne demek istediğimiz daha iyi anlaşılacaktır. Yakın bir zamanda bilişim dünyasının “düşman kardeşleri” olan Bill Gates’i Larry Ellison ile aynı masada, yaptıkları stratejik işbirliği anlaşmasını bilişim dünyasına duyururken görürseniz şaşırmayın. Bilişim dünyasının savaşları da kendine özgüdür. Savaşın en kızıştığı anda, birden ortalığın durulması ve barış çubuklarının tütmeye başlaması bizi şaşırtmıyor artık. –İbrahim Özdemir
|