Anne-Babaların Internet Endişesi
  • Gençlerin ve çocukların Internet’e kolayca erişmesi anne-babaları endişelendiriyor. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, ailelerin bir çoğu Internet erişimlerini daha “güvenli” kılmak için harcama yapmaya hazır.

Jupiter Communications, yapmış olduğu “Deconstructing the Digital Kids” adlı araştırmanın sonuçlarını, 23 Haziran’da San Francisco’da yapılan “Digital Kids 98” konferansında açıkladı. Söz konusu araştırma, tüm yönleri ile daha sonra açıklanacak olan bir Web kullanım araştırmasının bir parçası olarak NFO Interactive firması ile beraber yürütüldü.

Bugün yaklaşık olarak, 13-18 yaşlarında 4.5 milyon ve 12 yaşın altında 3 milyon Internet kullanıcısı var. Bu, toplam kullanıcı sayısının %15’ine tekabül ediyor. Yapılan tahminlere göre, 2002 yılında 13-18 yaş gurubundan 11 milyon ve 12 yaş ve altında 20 milyon kullanıcıya ulaşılacak. Mevcut durum ile karşılaştırıldığında bu durum, kullanıcı profilinde çok büyük bir değişme anlamına geliyor.

Araştırmaya konu olan ailelerin dörtte biri, çocuklarının Internet kullanımını kontrol altına alacak servislere para ödemeye hazır olduklarını bildirmiş ve bir o kadarı da bu tür servisler ile ilgilenebileceklerini beyan etmiş. Anne-babaların %68’i hal-i hazırda çocuklarının Internet erişimi ve kullanımı ile yakından ilgileniyor.

Ailelerin en büyük endişesi, çocuklarının kimliği belirsiz yabancılarla kontak kurması. Internet yoluyla kurulan arkadaşlıkların gerçek hayata da yansıması artık daha sık görülüyor. Ailelerin endişe ile baktıkları diğer iki önemli nokta, yayılan ve hızla artan müstehcen materyaller ve alış veriş. Herkesin şikayetçi olduğu, çocukların ve gençlerin bilgisayar başında Internette çok fazla zaman harcaması konusu, ailelerin öncelik sıralamasında gerilerde kalıyor.

Anne-babalar, endişelenmekle kalmayıp harekete de geçmişler: Üçte ikisi çocuklarının kişisel bilgileri dışarı göndermesini, %62’si de on-line alış-verişi yasaklamış. Ayrıca, ailelerin yarıdan fazlası, adult sitelere erişimi engellemek için bir takım yazılımlar kullanıyor.

Aslında durum bu karamsar tabloda çizilen kadar kötü sayılmaz; Çocukların yaklaşık %40’ı Internet’i daha çok, ev ödevlerini yapmak için yardımcı bir araç olarak kullanıyor. Çocukların Internet’e yönelmesinin bir de iyi yan etkisi var: Çocukların televizyon seyretmek için ayırdıkları zamanı azaltması. Haftada iki saatten fazla ağa bağlanan çocukların televizyon için ayırdıkları zaman, genel ortalamaya göre gözle görülür derecede düşük çıkmış.

Ağın kullanım amaçlarına bakacak olursak araştırma muhataplarının Internet kullanımları ile ilgili verdikleri cevaplarda, cinsiyete bağlı bir gruplaşma ortaya çıkmış. Erkek çocuklar ve gençler daha çok spor ve oyun içerikli sitelere ilgi gösterirken, kızlar Internet’in daha çok iletişim yönünü (sözgelimi e-mail ve direkt mesajlaşma programları) kullanıyor.

Araştırmanın ortaya koyduğu bir diğer ilginç nokta yine cinsiyetler ile ilgili. Daha büyük yaş gruplarının aksine, 18 yaş ve altındaki kullanıcı kitlesinin hemen hemen yarısını bayanlar oluşturuyor ve bu grupta bayanlar erkeklere göre Internet’i daha çok kullanıyor.

Araştırmayı yürüten Charlie Hamlin, herkesin bildiği şu gerçeğe parmak basıyor: Internet’te mesajlaşma diğer tüm kullanım yöntemlerine göre çok büyük bir yoğunlukla kullanılıyor. Hamlin’e göre, eğer çok yoğun bir şekilde Internet’i kullanan birini görürseniz, bu kişi büyük olasılıkla, kafa dengi bir arkadaş bulmuştur ve onunla ilişki içerisindedir.

Internet’i kullanma yaşı hızla düşüyor ve çocuklar ile gençlerde Internet kullanma yüzdesi, diğer yaş gruplarına göre her gün yükseliyor. Aileler çocuklarının bu olguyu en iyi biçimde kullanmalarını teşvik ederken, tehlikelerden de endişe duyuyorlar.

Kaynak: Jupiter Communications

-Cengiz E. Teymur